3 Kasım 2010 Çarşamba

seninle

titreyen ellerine hakim olmaya çalışıyordun bir yandan kendi etrafında yürüyüp duruyordun "açıklayabilirim(asla).. hiç bir anlamı yoktu (inkar) .. tek istediğim sensin biliyorsun (son çırpınışlar).." yere çöktün elini başının arasına aldın işte o an ne kadar çaresiz olduğunu hissettim. "Lüt.. lütfen bunu atlatmama yardım et" vücudunda kalan şırınga izlerine bakarak , başını anlamsız bir şekilde sallayarak bana sığınıyordun . Sol kolunu sıyırdın "bu .. bu gerçekten sondu." içkiden kokan ağzın ve kızarmış gözlerinle bu ikimizinde inanmak istediği lanet olası bir yalandı . geçen akşamdan kalmış kırık viski şişesine aldırmadan oturdum yanına. "Ben hissetmek istemiştim . gerçeklerden uzaklaşmak ve .. ben sadece " gözlerin çoktan teslim olmuştu duygularına dudaklarına ulaşmadan yaşların elini tutabilmiştim sessizce durduk kırık cam parçalarının arasında hayatlarımız gibi .. hislerimizi dokunuşlara tercüme ettik sabaha kadar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder